Evet malum kazaların %Hatrı sayılır kısmı sürücü hatalarından meydana gelmektedir. Bu blogumda uyumanın hata olup olmadığını tartışmaktan çok nasıl uyunduğunu tartışacağım.

Bir ayı geçgindir şehirlerarası çalışıyorum. Yollarda envayi çeşit kazalara tanık oldum. Kamyona arkadan giren otobüs, kamyonun altına giren taksi, devrilen kamyon, arıza yapan sonra arkadan başka ir otobüsün bindirdiği kamyon. Şimdi kamyon düşmanımısın dmeyin değilim ama kamyonlar ile otobüslerin hal ve hatır durumuna bir değinmekte fayda var. Kamyonlar neden kazalarda çok şöyle bir tespitle açıklayayım. Sol şeritten dingilleri indirerek boşta yer uçağı misali gitmesi. Sonuçta kendi canları var ama otobüslerde ise 50 tane can var. Sorumluluk hafif. Taksiler ise acemilikten yapıyor.

Direksiyonda uyumak nasıl olur. Direksiyona oturursunuz ve saatlerce yola bakarsınız. Bakıldığında normal bir iş ben de araç kullanıyorum saatlerdir diyorsunuzdur ama uzun yolda farklı be arkadaşım. Önünde bir yol. Yollarda tın tın kamyonlar. Yollar saolsun double oldu da rahatlandı biraz ama gene de uzun bir kısmı tek şerit. Şerit çizgileri gelip gidio, karşıdan başka arabalar gelio. başka bir icraat yok. Gece oluyor konuşacak adam bile olmuyor. Burada farklı araçların içinden yaklaşıyorum.

Şimdi en iyi bildiğim otobüsten bakayım. Direksiyonda oturuyorsunuz. Diğer şöför malum uyuyor. Hostes allahına kalmış önde uyumama mücadelesi veriyor. Muavininiz deseniz arkada ne yaptığı meçhul. Yolcuların çoğu sızmış geri kalanı ise allahıyla hesaplaşıyor. Siz de habire kamyonu solladım solluycam, karşıdaki arabayı kollucam falan da filan. Bir süre sonra yorgun düşüyorsunuz. Hafiften gözleriniz kapanıyor ama aldırmıyorsunuz. Aldırmayın….

Kamyoncular malı yetiştirmek için çabalıyor. Yanında adam varsa uyuyor yoksa zaten şöför kendisi uyuyor. Günlerce yolardasınız dayanmak güç iş, yük yetişmesi gerekiyo.

Taksilerde iş daha basit gibi. Zaten karşıdan gelen yüksek araçların sellektörleri sizi uyutmuyor. Ancak çok kasacaksınız.

Direksiyonda uyuduğunu anlamaz insan. Bu kesinlikle böyle. Hangi insan ölüme bile bile gider ki? Şöyle birşey düşünün. Sabah uyku ile uyanmak arasında bir geçiş olur. Saate baktığınızı saatin bilmem kaç olduğunu görürsünüz bazen. Bu arada beyniniz bunu uyanıkmış gibi kabullenir. Sizin gözleriniz açık gibidir. Ama aslında açık değildir kapalıdır ve siz refleks olarak sıfırsınızdır. Taa ki işe geç kaldığınızı çakıncaya kadar!

Buradaki hata yorgun olarak yola geçmek. Ben gözü kapalı direksiyonda giden insanı da gördüm en ufak yorgunlukta arabayı kenara çekip yolculara rağmen uyuyanını da. Birinci kişi yıl aşırı şarampolden çıkan insan diğeri ise daha kazaya karışmamış. Aradaki farkı bulun.

Lütfen bu yaz günlerinde tatile giderken direksiyonda uyumayın. Çekin kenara kenarda yatın. Kendisini düşünmeyen insan başkasını da düşünmez. Malum uyuyan şöför kendi dışında başkasına da zarar verir. Hem de ilk virajda….

immortALance

Yönetici

You may also like...

1 Comment

  1. bu yorumu okurken birden aklıma gelen ilk şey yorumu yazanın çok haklı oldugu oldu.
    şimdi durduk yere böle niye yazdı bu arkadaş diyebilirsiniz,anlatayım arkadaşlar.
    ben tır şöförüyüm geneli yurt içi ancak yurt dışı seferlerimde oldukça fazla oluyor şirket talimatı veye şöför işgüzarlıgı ile biran önce yükü indireyim mantıgı yani uyku düzeni olmadan dinlenmeden ben yol giderim diyerek yola devam ediliyor.
    işte bende geçen yılın ortalarında romen den sardıgım yükü(sıfır araç taşıyom ben)türkiye ye getiriyordum gece tam hatırlamıyom ama 03. 30 falandı sanırım bulgar sınırına yakın biyerlerde yolda boş gaz tenekeleri ve olur olmaz cisimler görmeye başladım ama inanın o an uyudugumu ve o gördüklerimi kendimin yarattıgını aslında olmadıklarını hiç düşünmedim aklıma gelmedi içim geçmiş artık hayal bile görmeye başlamışım ve sonrasında büyük bi gürültü ile uyandıgımı her yerin karanlık oldugunu ve çok yakınımdan gelen oldukça hızlı akan bi su sesi oldunu hatırlıyom.
    ewet arkadaşlar tahmin ettiginiz gibi kaza yapmış köprü demirlerini yıkıp dere yatagına uçmuşum çıkan gürültü taşıdıgım araçların dagılırken çıkardıgı ses karanlıgın farların kazada kırılıp söndügünden ve su sesinin yakından gelişininde dere yatagına düştügüm için oldugunu kendime geldigim zaman anladım uzun bi kurtarma sürecinden sonra o araçtan sadece bacaklarımdaki kırıklarla çıktıgıma ve yaşadıgıma hala bile inanamıyorum ve o gün bu gündür tövbe dedim uykusuz araç kullanmaya.
    ve son olarak siz siz olun yaşınız ve tecrübeniz ne olursa olsun sakın ama sakın uykusuz araç kullanmayın ne kendi, ne sevdiklerinizin nede karşıdan gelen masum insanların hayatını RİSKE atmayın naçizane bi tavsiye idi saygılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.