İstanbullular çok iyi bilir İ.E.T.T yi. Ulaşımdaki en büyük pay sahibidir . Çok da sevmezler yine de. Balık istifi şeklinde gittikler inden olacaktır fakat el mahkum. Çeşitli de isimler takmışlardır. Asıl açılımı “İstanbul Elektrik Tünel ve Tramvay” olan açılımına “İneklik Etme Taksi Tut”, “İstanbullu Eşekleri Taşıma Topluluğu”, “İnin Eşekler Teker Teker” gibi. Fakat yine de o olmadan olmaz. 7 sene bir fiil kullanmıştırım kendileri ni. Man, İkarus, Mercedes, gibi bir çok neslini tanımış tanıtmıştırım. Hatta bazı kullanıclara İkarus’a bindin mi diyerek hayır cevabını aldığım olmuştur. Genelde önceden bilinmezd i. Şimdi Mercedes gibi çeşitlere ayrılınca İkarus’da tanındı tabi. Neler yaşamadık ki Belediye Otobüslerinde…7 yıl öncesinden başlayalım. Daha bebelere balon satanlara gelir kaynağı iken başladım kullanmay a. Hem de öyle böyle değil. Abonman olarak. Bandroller vardı o zamanlar. Habire aşınır çıkar, uhuyla yapıştırırlır, “Abi vallaha çıktı bulmadım yaa!” türü yakarışlara neden olurdu. Her yıl 9 adet bandrol üst üste binerdi paso değişinceye kadar da çıkmazlardı. Orada bi çıkıntı oluşurdu. Hatta şöförler fazla dikkat etmedikle rinde arkadaş da bandrolsüz pasoyu gösterir geçer parayı da yerdik beraber. Hey gidi günler hey diyesi geliyor insanın.Evet şuanda 12. senem okul hayatımda ve hala kullanmak tayım. Mercedesler’e pek binme fırsatım olmadı çünkü beykoz tarafına pek gelmiyorlar. Bizim mahallaye de öyle. Bir çok anım olmuştur. Ses yapıyoruz diye laf işittğimiz dönemlerde “Susun Lan, Şişirdiniz Kafamı” dediğimiz dönemlerine geçtik. Tabi bu döneme geçeli daha 3 yıl oldu. Lise 1’e kadar otobüsten atılıyorduk. Hiç bir zaman boş olmazlar, hiç bir zaman hızlı gelmezler ama her zaman hızlı giderler. Bikeresin de Küplüce’den Beykoz’a 20dk da gidip ( Zaman yarı Yarıyadan daha fazla düşmüştür. Normali 50dk Falandır.) zaten erken gittiğim okulun önünde bi dünya beklemiştirim.
Şöförleri tanımıştırım gayet iyi derecede. Hangisi hızlı gider hangisi yavaş gider. Hangisi iyidir hangisi kötüdür. Bir de durak güzelliği vardır. sabah mahalleni n durağında sabit insnalar, Otobüste sabit insnalar sabit yerlerind e, Okulda sabit insanlar. Monoton gibi görünse de çok zevklidr çünkü vapurdan sonra en çok aşk yaşanan toplu taşıma aracıdır. Hangi kız nereden binerdi, nerede inerdi, kaçta binerdi hala aklımda kalanlar vardır. Çok kesişmelerim olmuştu. Bir de otobüs aşkım olmuştu. Bir seferinde de iki kızdan hangisi benle ilgileniyor diye karar veremediğimden kaptırdığım kız olmuştu. İçim nasıl acıdı bilemezsi niz… Bir de kızlar vardır toplanırlar bir araya bi keresinde saydım 18 erkek ismi geçti aralarında ğızlarınn suyunu silerek söyledikleri. Birisi erkek arkadaşından bahsediyorken başka erkeklere sulanabiliyordu…
Malum günde 1 saatte yakın belediye otobüsünde okula gidiş, 1 saat de dönüş 2 saatimiz belediye otobüslerinde geçiyor. Bir traş olmak için harcadığı, tuvalette geçirdikleri zamanların toplamına eşittir bu. Yapacak en güzel şey düşünmektir otobüslerde yoksa bak bak hep aynı dükkanlar, aynı yazılar, girilen aynı çukurlar, durulan aynı trafik lambaları, binen aynı insanlar, car car konuşan aynı kızlar… Düşünüyorduk mecburen. İnsan düşündükçe gelişir bunu anladığımda fark ettim ki belediye otobüsleri gayet güzel mekanlardır. Mesela bu yazıyı da belediye otobüsünde düşündüm.
Her türlü düşünceye elverişlidir. hem otobüsün kalkış saatini beklerken, hem otobüsteAklınıza gelecek herşeyi düşünebilirsiniz. Bedavaya istemediğiniz kadar. Bi kız girer fantazi kurarsınız. Kur kur aynı fantazi nereye kadar mecburen başka şeyler üretmeniz gerekir böylece ufkunuz genişler mesela. Bunun gibi yüzlerce. Genel kültür için de birebirdi r. Kavgalard a edilen küfürler mesela literatürünüzü geliştirmek için birebirdi r. Yanınızda birisi makale okur siz de yancılık yparrsınız birşeyler öğrenirsiniz. Birisi arkadaşına bir konudan bahseder siz de isteyerek yada isetemede n hiç farketmez kulak misafiri olursunuz birşeyler öğrenirsiniz. İnanın bana bu kadar genel kültürü ben okulda öğrenmedim. İnsnaların tepkileri ni değerlendirirsiniz, hatta öyle zamanlar olur ki bire bir test edersiniz .
Bazı zamanlar eğlencelidir de. Falza yolcu olmadığı bir vakitte çıakrtır birisi sazını türkü çığırır. Kimse sesini çıkartmaz. Ne de olsa zaten bazı akrablarından daha çok görüyorlar birbirler ini hatır var aralarında. Bazen milelt laf dalaşına girerler. Car car ben de onları ilerim. Sonra biter kavga devam yola. Günümüzde yeni moda olan şu mp3 player zımbırtısı sayesinde artık radyolu da oldu otobüsler. Geçin dinleyen birisinin yanına size Dj’lik yapsın. Beğendiğiniz şarkının adını da sorabilir siniz. Tabi kendinize güveniyorsanız. Gün gelir tanımadığınız birisi kafasını yaslar omzunuza uyur siz de ses çıakrtmazsınız. İşte insalığın değeri de anlaşılır burada. Çocuk gürültüleri de can sıkıcı olur bazen. Zır zır ağlarlar her daim. Size tavsiyem çocuk bindimi yolunuz uzun ise inin o arabadan.
4 senedir yolumun üzerinde 2 hastane var. Doktor oldum diyebilir im. Her geçen gün yaşlı teyzelerd en, dedlerden hastalık ismi öğreniyorum. Bazıları var rutin oalrak kontrolle rini aksatmazl ar. Helal vallaha.
Kendinizi geliştirmek için birebirdi r İ.E.T.T… demirlerd en tutunarak dengenize geliştirirsiniz. 50 dk boyunca bir sağa bir sola sahil yolunda anası ağlar insanın. Zorlarsanız kendinizi kas yaparsınız. Güzel bir hatta yolculuk yapıyorsanız göünüz gönlünüz şenlenir. Kandilli kız lisesi çıkışına denk geldiğinizde bir otobüs dolusu kızla beraber gidersini z mesela. beğendiğiniz birisine saati sorun, ayağına basın, ( Tarafımca denenmiş olup olumlu sonuçlar alınmıştır) bir fırsatını bulup tanışın. TErs tepki görme ihtimalin iz de var. Mesela kızın yanındakine şuna saati söyle demesi gibi… KAder utansız işte diyip geçin takmayın kafanızı. Emin olun iki adım ötede bir kız daha vardır. Çok kişi vardır otobüste büyük aşk bulan. Bir de güzel diyalogla r geçer. Bir keresinde Ataürk Olimpiyat Stadı’ndan gelirken Gs seyircisi nin sahaya girdiği söylendi. Admaın teki kaç kişi diye sorma cesaretin i gösterince bilmem saymadım cevabını yeme zahmetine de katlanmak zorunda kaldı. Kızların sevgilile rie tokat atması, seni seviyorum diye bağırışlar falan da filan.
Uzun lafın kısası balık istifi gitsek de, geç gelse de, denize uçacaz diye tırsıtsa da bir tanedir İ.E.T.T… Her daim kullanmak tan zevk aldığım ve alacağım ve her daim de eleştiride bulunduğum toplu taşıma aracıdır…
yaaaa hem cok güldüm hem cok duygulandım bütün bu insana verdıgın sıcaklık İ.E.T.T den mi kaynaklanıo :):):):)güzel yazı valla ellerine saglık