
Uzun uzun yıllardan sonra tekrar bir yazı yazmak nasip oldu. Malum kardeşimden sonra annem de bir Eylül gecesi güzel oğlunun yanına gitti. Bu da artık psikolojik sorunları da beraberinde getirdi doğal olarak. Pek de neşem kalmadı açıkcası.
Son zamanlarda okuduğum en güzel kitaplardan birisi oldu bu kitap. İskender Pala‘yı zaten oldum olası severim. Gerek söyleşileri gerekse kitapları oldukça hoş olan bir yazarımız. OD da o güzel kitaplarından birisi. Konu olarak Yunus Emre’nin hayatını konu alıyor. Zaten hemen altında da Bir Yunus Romanı yazıyor ya. Bizim Koca Yunus.
Kitap oldukça akıcı bir şekilde güzelce betimlenmiş mekanlarda özellikle Yunus hakkında bilgi isteyen ve ilgi duyanlar için oldukça akıcı. Yunus’un dervişliğinden önce başından geçen olaylar, yıkımlar ve dervişliğe adım atışı, dervişliği yaşayışını konu alıyor. Tüm bu konuyu da oğlunu bulma maceraları ve oğlunun maceraları arasında işliyor.
Konu Yunus Emre olunca aslında yazılacak çizilecek çok şey var. Aşkı yaşayışından tutun hayatı yaşayışı, sabrıi dirayeti, zayıflıkları gibi bir çok unsur rahatlıkla öğrenebiliyor, sevilen ve başaran bir insanda olması gereken bir çok özelliği rahatlıkla analiz edebiliyorsunuz. Bu sebeple bu Yunus Romanı’nı kesinlikle tavsiye edebilirim.