Geçtiğimiz günlerde bir kıl dönmesi ameliyatı geçirdim. Oldukça keyifliydi diyebilirim de. Korkum yoktu fakat korktuğumun yarısı bile olmadı. Kötüye hazırlanınca 9 dikiş inanın anlamsız bile gelebiliyor insana. Baştan sona bir deneyime hazır olun…
Lise yıllarından itibaren zaman zaman iltihaplanma ve akıntılar söz konusuydu. Bu teşhis için yeterli bir durum. Bir hafta sürmeyen kıçının üzerine oturamama/rahat oturamama durumu atlatılınca yıllar süren bir ağrısız dönem geçiriyorsunuz. Yani dönen kıl kesinlikle sizi rahatsız etmiyor. Kıl dönünce etrafına beden bir zar çeviriyor. Daha sonrasında ise bir travmaya, uzun süre oturmaya bağlı olarak bu zar patlıyor ve sonucunda da bir dönemi ağrılı geçiriyorsunuz. Kıl dönmesinin sebebi ise aslında kılın çıkamaması değil. Aksine çıkan kılın tekrar özüne dönmesi.
Genellikle kuyruk sokumunun üst tarafında kalan bir bölgede oluşan bir hastalık denilebilir. Sebebi ise buradaki derinin ince olması ve sürekli terleme eğiliminde olmasından dolayı ter bezlerinin açılması sonucu içeriye saçtan dökülerek enseden sırta oradan da o kanala ulaşmasının ardından kılın içeriye girmesi. Ya da çıkan kılın tekrar kavis alması.
Bu kadar ön bilgiden sonra geçtiğimiz ayın ortalarında doktora giderek 10sn süreçte teşhisi koydurdum ve ameliyat için uygun dönem olduğunu belirtti. İltihap aktığı için direkt bıçak altına yatabilirsiniz. Bu konuda herhangi bir sorun söz konusu değil. Ameliyat ve çeşitleri hakkında doktorumdan da ufak bir bilgi aldım. Doktorum vakanın durumuna göre yarayı açık bırakma, yarısını kapatma ya da tamamen kapatma yolunu izlediğini belirtti. Ardından ne diyorsun dedi. Ameliyat yapalım mı? İnsan bodoslama sorulunca ister istemez tedirgin olabiliyor bu konuda. Bir hafta kadar zaman tanıdım kendime. Fenol tarzı ameliyatları da araştırdım fakat çevremden kimse bu tarzda bir operasyon geçirmemişti ve referans yoktu. İnanın internette bir çok referansları var fakat bana pek inandırıcı gelmedi. Reklamsal bir durum da olduğunu düşünmedim değil. Ayrıca görsellere de kafanızı takmayın. Onlar cidden ilerlemiş durumlar. Zaten ilk başka karşınıza gelen görsel tırsmanız için yeterli fakat o gerdirilme sonucu açılmış bir kıl dönmesi ameliyatı. toparlanınca bir cam kesiği gibi kalıyor. Neyse uzatmayalım fazla ardından hastanede ameliyat olmaya karar verdim ve işlemleri başlattım.
Yatış işlemlerini yaptırırken inanın tansiyonum düştü. Bana verdikleri bilgilendirme yazısını okurken duvardan destek almak zorunda hissettim kendimi. Sebebi ise yazan kağıtta büyük ihtimal öleceksin havası veren olası durumlardan bahsedilmesi. Hani okuyanlar bilir en kötü sakat kalacağım gibi geldi bana. :) Tabii ki bu bir şaka olsa gerek.
Geldi sıra hastaneye yatmaya. İlk olarak şunu belirtmeliyim. Yattığım gün odadaki kişi taburcu oldu taburcu olduğum gün 1-2 saat önce başka bir hasta geldi ve odada gayet rahattım diyebilirim. :) Refakatçi kardeşim benden çok uyudu. İlk yatar yatmaz hemşireler ikramlara başlıyor. Hemen damar yolunu açıp serumu takıyorlar. :) Ömrümde ilk defa serum bağlattım ve asla damar yolu açılırken acı hissetmedim diyebilirim. İğneyi görünce tansiyonum düşer fakat şunu söyleyebilirim kendimi çok iyi frenleyebiliyorum. Bakmıyorsunuz ve derin nefes alıyorsunuz. Olay bitiyor. İğne korkulacak bir metal değil ki günümüzde zaten damaryolu için plastik veya ona benzer bir malzeme kullanılıyor olması da bileği rahatlıkla hareket ettirmenizi sağlıyor.
Sabah yattım öğleden önce geldiler ve bir elbise giymemizi söylediler. Elbiseyi giydim. Bir iğne daha vuruldu doğruca ameliyathaneye. Orada bir köşede bir süre bekledikten sonra masaya oturttular beni. Hani cesaret iğnesi vuruyorlar ya dedim verin neşteri açıl doktor ben hallederim demezsem iyi. :) Ameliyattan önce spinal anestezi yaptılar. Belden vurulan bir iğne ve hafif gerginlik oluşturuyor. Ön taraftan çıkacak gibi hissediyorsunuz fakat 10sn dayanırsanız bir sıkıntı yok. Eğer fazla kaçarsanız sağa sola felç olma riskiniz de söz konusu. Bu sebeple fazla oynaşmayın derim ki kıl dönmesi ameliyatımın en zor yeri de burasıydı. İğneden korkarım malum. :)
İğne vurulduktan sonra yüz üstü yat dediler. 15sn sonra ayağımda uyuşmalar hissetmeye başladım. Tek ayağımı kaldırdım ötekisini siz kaldırın artık dedim. Benden buraya kadar. :) Daha sonra yattım doktor geldi. Başladılar çalışmalara. Kıl dönmesi ameliyayatı olurken sesleri duyuyorsunuz, baldırınıza dokunulunca falan ufak bir şekilde hissediyorsunuz fakat uygulanan işlemi herhangi bir şekilde hissetmiyorsunuz. Sıfır his söz konusu. Kıl dönmesi ameliyatı bittikten sonra doktor bir kütle aldığını, 4-5 noktada da küçük oluşumlar olduğunu ve nüksetmemesi için onları da temizlediğini söyledi ve yaranın tamamını kapattığını bildirdi. Fazla alta işlemediği için geniş alanda da olmadığından dolayı kapatabilmiş. Sırt üstü gönderebilirsiniz dedi. Daha sonra odama gelince de yan veya yüzüstü yatabileceğimi söyledi. İlk gün asla kalkmamam gerektiğini (Anesteziden ötürü) daha sonra normal hayata yavaş yavaş dönebileceğimi söyledi. Çarşaf değişirken kalktığımda ciddi bir ağrı oluştu. Kesinlikle kalkmayın. Zaten tek çektiğim ağrı da oydu. Bu kıl dönmesi ameliyatından ucuz kurtuldum denilebilir rahatlıkla. Zira bunu bir kaç sene daha uzatsaydım vahim sonuçlar doğurabiliyor. Kendisine tünel kazarak kuyruk sokumunun üzerinden girip bele yakın bölgeden de çıkması ya da kaba ete dolaşması söz konusu. İşin kötü tarafı bunu hiç hissetmiyorsunuz.
Ameliyattan çıktıktan sonra odama alındım. Belden aşağısı felç gibi. Herhangi bir his yok. Sadece dokunuşlar hissediliyor fakat var gücünüzle istediğiniz yeri sıkın cimcikleyin herhangi bir acı yok. Bu sebeple asla korkmayınız ameliyattan. 25dk süren bir operasyondu. Bu ameliyat sonrasında da odada yaklaşık 5 saat anestezinin etkisinde kaldım. Hafif ayaklarıma can gelince hemşire su iç dedi. Dinlemedim yattım uyudum. ara ara gelip idrar kesemdeki şişliği kontrol ediyorlar. Su narkozu bedenden atıyor fakat bunu idrar ile sağlıyorsunuz. Eğer erkenden idrar durumu söz konusu olursa hissizlik söz konusu olduğu için ıkınamayacak ve idrar keselerinizde sancı hissedeceksiniz. Yataktan atlamak isteyeceğiniz kadar keskin bir ağrı olabiliyor. Bu sebeple sonda takılması gerekiyor. Ben iyice canlanmaya başlayınca bir komposto getirdiler. Yemek saatinde bana o çıkmış. İçtiğim gibi doğruca böbreklerime kramp girdi diyebilirim. daha sonra küçük abdesti bozma isteği başladı. İlk başlarda beceremesem de hemşire bunu öğrenip gelsin diyince bir baktım ördek denilen alet ağırlaşmaya başladı. Korkudan olsa gerek. :) Bunu da atlattıktan sonra fazla bir sıkıntı olmadı zaten.
Ameliyat günü dâhil iki gece kaldıktan sonra hastanede taburcu oldum ve gün aşırı pansumana gittim. Bu çok önemli. Yaranın enfeksiyon kapmaması lazım ki özellikle terden su gibi ıslandığımız şu dönemde. Ayrıca küçük abdest gibi sorunlarınız da olmuyor. Çünkü kuyruk sokumu ve ameliyatlı bölge birbirinden oldukça uzakta. Sadece kendinizi fazla kasmayınız. Zaten antibiyotikler sebebiyle sıvı olarak dışkılama söz konusu. Herhangi korkulacak bir durum yok. Eve geldiğim günden itibaren yürümeye kendi ihtiyaçlarımı görmeye başladım. Kendimi fazla zorlamadım. Rahat edecek pozisyonlarda uzanarak laptopumla işlerimi hallettim ve bilgisayarımda film izleyip oyun oynayabildim.
Kıl dönmesi olan bölgede ameliyattan sonraki 4.-5. gün kaşıntılar söz konusu oluyor. Bir sabah erkenden ciddi kaşıntıyla uyandım. Sakın ha kaşımayın. Pansuman üzerinden dokunarak gidermeye çalışın. Çok tatlı bir kaşınma fakat uzak durun derim. Bu kaşıntı yaranın iyileşmesi anlamına geliyor. Bir günü ara ara şiddetli olmak üzere diğer günler şiddetsiz şekilde geçiyor. Daha sonra zaten hayat oturamamanız ve sırt üstü yatamamanız haricinde oldukça güzel. Duş da alamıyorsunuz fakat bedeninizi birisi yardımıyla rahatlıkla yıkayabilirsiniz. Bölgeyi sudan korumanız yeterli. Zaten 5 günden sonrası işe gitmeme sebebiniz dikişler ve oturamamanız sebebiyle. Dikişi de 2. hafta içerisinde aldırıyorsunuz zaten.
Dikiş aldırma konusuna da değinmek istiyorum. İlk defa aldırdığım için çekincelerim olsa da iğne yaptırırken acıdığından daha fazla acımıyor emin olun. Uzanın ve asla uygulama alanına bakmayın yeter. Dikiş alındıktan sonra pansuman yapılırken ip delikleri biraz yanıyor o da 10dakika ya sürüyor ya sürmüyor ki bağırtacak derecede değil. :) Yaklaşık 15 gün içerisinde de normal hayata dönüyorsunuz zaten.
Kıl dönmesi ameliyatından sonra nüksetmemesi için yapmanız gerekenler var. O bölgeyi travmalardan korumalısınız, tüy barındırmamalı ve her tuvaletten sonra bölgeyi iyice temizleyerek ölü tüylerden temizlemelisiniz. Hijyenik olduğunuzda herhangi bir sorun söz konusu olmuyor. 15 günde bir tüy dökücü krem kullanın yeter.
Kıl dönemsi ameliyatında en çok çektiğim sıkıntı 15 gün sonra işe gitmek oldu. :) Oldukça alışmıştım evde sabaha kadar oturmaya. :)
Son olarak eklemek istediğim bu hastalığı önemsemeniz. Her şekilde 15 gün sürüyor ama bu 15 günü gezerek de yaşamanız var yatarak da. Kesinlikle utanmayınız. Mahrem bir bölge olduğu için genellikle utanılıyor ve hastalığın ilerlemesine sebep oluyor bu da. Utanmanıza gerek yok. Hemşireler ya da doktorlar olsun kıçınıza bakarken emin olun kolunuza bacağınıza bakmıştan farklı değillerdir. Bu kesinlikle doğru. Konu sağlıksa utanılacak hiçbir şey yoktur. Askerde de çırılçıplak bırakıyorlar en basiti.