Bu konuyu okuyunca tütün reklamı gibi sanabilirsiniz ama sonuna kadar okuduğunuzda aslında reklam değil aksine durumun vehametinin farkına varacağınızı düşünüyorum.

Bilindiği üzere tütün denilen illet özellikle az gelişmiş ülkelerde bir çok sağlık sorununun başında geliyor. Özellikle en yakından bildiğimiz Türkiye’de oldukça etkili bir mahsül. Hatta öyle ki gıda dışı bitki üretiminde tüm dünyada ilk sırayı alan bir mahsül.

Dünya’da yılda 5.4 Trilyon sigara üretimi söz konusu. Bakın ekonomiye katkısını British American Tobacco web sitesinde nasıl açıklıyor.

“Tütün sektörü 150’yi aşkın ülkenin ekonomilerine önemli ölçüde katkıda bulunmaktadır ve tütün sektöründen geçimini sağlayan insanların sayısının 100 milyon civarında olduğu tahmin edilmektedir.  Bu sayı, Kanada, Güney Afrika ve Avustralya nüfuslarının toplamından fazladır.

Tütün vergileri, dünyanın neredeyse tüm devletleri için önemli bir gelir kaynağıdır. Örneğin, Sri Lanka’da tütünden alınan kurumlar vergisi ve tüketim vergisi devlet gelirlerinin yüzde 10’unu oluşturmaktadır. Kenya ve Brezilya’da, bu rakam yüzde 6 civarındadır.”

Görüldüğü üzere tütün ne kadar önemli bir unsur değil mi. Halbuki öyle değil. Türkiye’de şu anda tütün üreten milyonlarca insan var. Tütünden alınan vergi oranı %65.25 ve sigara kullanan 20 milyon kişi söz konusu. Türkiye’de 2012 yılında yaklaşık sigara 30.588.330.135 TL’lik sigara satışı gerçekleşmiş. Bundaki vergi oranını düşündüğümüzde 19 Milyar TL olarak düşünebiliriz. Bu muaazam bir vergi geliri oluşturuyor. Bunun için devletin yaptığı harcamaları göz önüne alırsak eğer 75 Milyar TL ve %25’i bu tutarın sigara kullanımlarından oluşan sağlık giderleri olarak harcanmakta. O da 19 Milyar TL kadar etmekte. Sağlık giderlerinin büyük bölümünü ilaçlara harcadığımızı da görebiliyoruz. Sonuçta içtiğimiz her sigara yurtdışındaki büyük firmalara aktarılan bir para olmakta.

Şimdi işin diğer boyutu ise 30 Milyar TL ile yapabielceklerimize bakalım. Bu para ile bir çok hastane, okul, baraj, elektrik santrali, fabrika gibi inanılmaz sayıda yapı kurulabilir. Fakat biz bu rakamı doğrudan ve dolaylı olarak yurtdışına göndermiş oluyor. 950 Milyar liralık bir ilaç sanayisi var karşımızda. Önce sigara ile kanser yapıyorlar sonra ilaç ile düzeltiyorlar. Tabii ki kansere daha çare bulunmuş da değil. Bulmaya çalışanların da kısa bir araçtırmayla başlarına neler geldiğini öğrenebilirsiniz. Trafik kazası banyoda intihar falan. Aselsan durumu var yani anlayacağınız.

Dünya’da sigara kullanımına bakıldığında üreticilerin de aralarında bulunduğu gelişmiş ülkelerde bu oranın oldukça düşük olduğunu görebiliriz. Rahatlıkla bunun farkına varabiliriz ki zaten hepimiz bunun farkındayız. Fakat tütün değil de içerisindeki nikotin ile bizi bağımlı yapan bu belyı pazarlayan Marlboro diyor ki; “Biz aslında tütün değil nikotin ticareti yapmaktayız.”

Böyle bir dolabın içerisindeki ülkemiz ve bireyleri son yıllarda oldukça bilinçlendi ve sağlıklarının farkına vardı. Öyle ki bütçe planlamasında beklenen sigara geliri içenlerin düşmesi dolayısıyla azalmış. Sorun da değil zaten sağlıktan bunu amorti ediyoruz her koşulda.

Şimdi de sigara kullanımının zararlarını da ekleyerek son verelim.

 

*Öncelikle sigaranın en büyük zararını %10-15 kilo eksikliği ve zeka geriliği ile anne karnındaki bebek görür.

* Tütün içinde bulunan Karbonmonoksit, Nikotin, Katran gibi zararlı maddeler akciğer kanseri başta olmak üzere, solunum sistemi hastalıklarından olan bronşit ve amfizeme gibi hastalıklara neden olur. İçilen her sigara sizi kansere bir adım daha yaklaştırır. Sigara içenlerde akciğerlerin doğal savunma sistemi bozulur ve buda enfeksiyon kapma riskini artırır.

* Sigarada bulunan Karbonmonoksitin kandaki oksijeni yok etmesiyle damarlarda kolestrol depolanır ve bunun neticesinde kalp krizi riski artar.

* Yemek borusu ve midede ülser, kanama ve kanser oluşumu artar. Pankreas kanseri riski fazlalaşır. Sigara içen erkeklerin içmeyenlere oranla daha fazla mesane kanserine yakalandıkları görülmektedir.

* Sigara içenlerin ellerinde ve parmaklarında sararmalar ve tırnaklarında kırılmalar görülmektedir.

* Sigara kol ve bacak damarlarında çeşitli hastalıklara neden olur. Özellikle, damarlardaki tıkanıklık nedeniyle ancak organların kesilmesiyle tedavi edilebilen(Burger) hastalığı oluşur.

* Ağız kokusu, diş ve diş eti hastalıkları, diş kaybı ve tat alma duyusunda bozulmalar görülür.

* Beyin hücrelerinin ölümüne ve hafıza zayıflığına(Alzheimer) sebep olur.

* Koku alma duygusu azalır.

* Sigara içen bayanlarda rahim ve yumurtalık kısırlığı,erken menopoz ve rahim kanseri gibi tehlikeler görülür.

* Gözlerde katarakt yada körlük meydana gelebilir.

* Vücutta yorgunluk,ruhsal gerilim,aşırı stres ve uykusuzluk görülür.

* Cinsel organlarda iktidarsızlık, ereksiyonda azalma ve döllenme yetersizliği meydana gelir.

* Vücuttaki insülin salgılama yeteneğini azaltarak şeker hastalığına sebep olur.

* Sigara, deri yapısının bozulmasına ve kırışıklıklara yol açar. Bunun yanında sigara içenlerin yaraları çok daha zor iyileşir. Bazen ameliyat sonrası yaraların iyileşmediği görülür.

* Sigara bağımlılarında kronik baş ağrılarına rastlanır.

* Bu bilinen gerçekleri göz önünde tutarak daha duyarlı olmaya çalışmalıyız. Yeni nesle iyi örnek olup eğiterek onları büyük bir problem haline gelen bu ölümcül alışkanlıktan korumalıyız. Sağlıklı bir yaşam ve sağlıklı bir gelecek için sigarayı bırakın!

immortALance

Yönetici

You may also like...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.